Makaleler

Ürtikerim, ilişkilerim ve ben

Luke 10 yıldır Skin To Live In (Cildinle Mutlu Yaşa) yazarıdır. Online ürtiker grubunda aktiftir ve belirtilerle yaşamak ve tanı konulmamasından ürtikerin yaşamını etkileme yollarına kadar anlatacak birçok güçlü öyküsü vardır. Luke evlidir, karısı ve yeni doğmuş çocuğuyla birlikte Kanada’da yaşamaktadır.

Sevgililer günü en yakın sevdiğinizle güzel zaman geçirdiğiniz bir gün ve yaklaşıyor. Yardımcı olamam ama önceki ilişkilerimi ve kabartılarımın nasıl bir rol oynadığını düşünüyorum. Deşifre edici uyarı: Şimdi mutlu bir evliliğim var; ancak birçok sevgililer gününü kaçırdım. Tüm içtenliğimle, en baştan itibaren işte benim deneyimim.

“İyi hissetmiyorum” mazereti

İlk kez 18 yaşımda kız arkadaşım oldu. Benim kadar utangaç görünüyordu. Aynı üniversitenin birinci sınıfına gidiyorduk. Ona hikayemi anlatsaydım daha farklı olacağından eminim; ancak ürtikerim konusunda hiçbir zaman konuşmama nedenim buydu. Gerçi o zaman bunun  ürtiker olduğunu bile bilmiyordum.

Buluşmaya başladığımızda, kabartılarımla ilgili doktorumla görüşüyordum ve doktorum kabartılara alerjinin yol açtığına ikna olmuştu. Sorumlusu yediğim bir şeyler olmalıydı. Bu nedenle her buluşmada menüdeki herhangi bir yemeğe dokunmaya korkuyorum. Zaten az ve uzun aralıklarla buluşuyorduk ve bir araya geldiğimizde sadece onu seyrediyordum. En hafif deyişle beceriksiz. İlişkimizi sona erdiren olayı her zaman hatırlayacağım. İlk kız arkadaşımdı ve ilk kez terkedilmiştim, bu nedenle nasıl unutabilirdim? Kabartılarımdan hiç söz etmediğimden, ayrı olduğumuz zamanlar, sadece “İyi hissetmiyorum...” ya da “Hastayım” derdim.

Sevgililer günü yaklaşırken, akşam yemeğe gitmek için plan yaptık. Ve saatle kurulmuşum gibi, o sabah uyandığımda tüm vücudumda kabartılar ortaya çıktı. Bu sefer mazeretim ne olacaktı?

“İyi hissetmiyorum. Hastayım.”

Akşam yemeği planımızı iptal etmeyi ve hemen gelip benimle zaman geçirmeyi önermesine rağmen sesindeki hayal kırıklığını hatırlıyorum. Sadece onu daha

fazla hayal kırıklığına uğratmak için şiddetle reddettim. Kabartı öykümü onunla paylaşmaya hazır değildim. Ertesi gün, beni terk etti...

Kendimi sevmiyordum...

Sonraki ilişkimde farklı bir yaklaşım denedim. İlk kız arkadaşımla olan travmatik deneyimden sonra, perdenin arkasında - kendi rahat bölgemde kalmaya karar verdim. Sonraki kız arkadaşımla online arkadaşlık sitesinde tanıştım ve benden kilometrelerce uzakta yaşıyordu. MÜKEMMEL! Benim sözcüklerime aşık olabilir, fotoğraflarıma bakabilirdi ve hiçbir zaman kabartılarımı görmezdi!

Gerçek yaşamda ilk karşılaşmamızı olabildiği kadar ertelemeyi denedim ve bir yıl sonra yeter dedi ve benimle tanışmak için yanıma geldi. Yardımcı olmak istediğinde, kabartılarım (ve bilinen nedenleri) her ikimiz için de şaşırtıcıydı ve onun yapabileceği çok fazla bir şey yoktu. Ondan ayrıldım çünkü kendimi sevmiyordum ve iyi bir insanın benimle olmasını istemiyordum.

Onu çok şaşırttım. Sadece yürümüyordu. İLİŞKİLER yürümüyordu. 21 yaşında kendimi tamamen umutsuz hissediyordu.

 

Sorun sende değil, bende

23 yaşında Üniversiteden mezun oldum ve otel endüstrisinde yeni bir işe başladım. Yaşamla ilgili heyecan duymaktan ve kabartılarımı düşünmekten sonunda vazgeçtim. Belki de sorun üniversite stresiydi bilmiyorum. Artık mezun olduğuma göre rahatlamış ve iyileşmiştim. Facebooktan eski bir lise aşkıma ulaştım. Lise aşkımla (benden 3 yaş büyük) bağlantı kurmak biraz gerçeküstüydü; ancak işe yaradı! Buluşmaya başladık ve hiç alevlenme görülmedi. Her şey gerçekten iyiye gidiyordu! Ancak bu ilişkide kabartılar sorun değildi. Sorun bendim... Sorun onunla samimi olmaya cesaret edemememdi, çünkü gerçekten, kabartılarımın sonsuza kadar ortadan kaybolduğunu hiç bilemezdim. Kabartılarım beni korkuttu ve samimi olmak bende kaygı yarattı. Davranışlarım nedeniyle kafası çok karışıktı ya da bu nedenle eksiklik hissetti ve durum çok fazla ciddileşmeden ayrılmaya karar verdi. Kalbimin kırılmasını hak etmişim gibi hissettiğimi hatırlıyorum; ancak kendi vücudumdan neden bu kadar “korktuğum” için de şaşkındım.

Bağlanmam gerekiyorsa, ‘sırrımı’ bilmesi gerektiğini biliyordum ve gerçekle yüzleşmek yerine durumu sabote ettim.

Bir yıl sonra, işten bir kız arkadaşımla görüşmeye başladım. Benden daha gençti. Bir orada bir burada kabartı ortaya çıkıyordu; ancak onun kabartılarımla ilgili bir fikri yoktu. Başlangıçta onunla ciddi bir ilişkiye hazır olduğumu düşündüm; ancak son kız arkadaşımla olduğu gibi, onun iyiliği için ilişkiyi sabote etmem gerektiğini hissettim.

“Rahatsızlığım nedeniyle yapmak istediklerinden onu nasıl alıkoyabilirim” diye düşündüğümü hatırlıyorum. Bu adil değildi, bu nedenle ödlekçe kabullendim ve ilişkimizi gerçek bir neden olmaksızın bitirdim. 

 

Ona sırrımı açıkladım

Birkaç yıl sonra, şu anda eşim ve çocuğumun annesi olan ‘son’ kız arkadaşım Natalie ile tanıştım. Natalie ile rahatsızlığımı yavaş yavaş kabullendim ve ona ‘sırrımı’ açıkladım. İşsiz kaldığım, ailemle yaşadığım, kabartıların ortaya çıktığı zamanlar oldu ve o tam yanımdaydı. Durumumla çok ilgilendi ve bana bu konuda yardımcı olmaya yemin etti. Natalie o zaman da çok destekleyiciydi şimdi de ve kabartılarımla baş etmeme yardımcı olmak için internette keşfettiği ‘bağışıklığı güçlendirici’ çorbaları bile deniyordu! Onu bunun için sevdim ve merak ediyorum, bugüne kadar Natalie’ye sırrımı anlatmamış olsaydım yaşamım bu yönde gelişir miydi? Natalie ile 30 yaşında evlendim ve bir yıl sonra ilk oğlum Lincoln dünyaya geldi. Bu Natalie için kolay olmadı.

Hala tetikteyim ve atak geçirdiğimde yalnız kalmak istiyorum. Kendimde olmadığımı ve nasıl davranacağımı bilmediğimi söylüyorum. Evde ona fazla yardımcı olamıyorum ve sıklıkla kendimi yararsız ve yetersiz hissediyorum. Evin erkeği olarak, zaman zaman kesinlikle kendi payıma düşeni yaptığımı düşünmüyorum. Bunlar mücadelemizin bir parçası ve Natalie’ye böyle destekleyici bir eşle tanıştığım için minnettarım. Kronik spontan ürtikerle yaşıyorsanız, ilişkiler umutsuzluğa, alınganlığa, utanmaya ve izolasyona yol açabilir. Tüm bu duygular partnerlerimden saklanırken ya da onlara yalan söylerken hissettiklerimdir. Açıldığım an gerçekten yaşamaya başladığım andı. Kendimi sevmemin bir başkasını sevmemi sağladığını öğrenmemdi. Hiçbir şeyi değiştiremediğim halde (çünkü beni bugün olduğum yere getirdi), ilişkilerimdeki zorluklardan çoğunun kabartılarıma ve onları ele alış biçimime bağlı olduğunu fark ediyorum.