Öz farkındalığın bilimi
Kalın kumaşlar, uzun kollu giysiler ve ağır makyaj, cilt problemleri olan kişilerin ciltlerini diğer insanlardan saklamak için başvurduğu şeylerden yalnızca birkaçıdır.
İster işyerinde, isterse arkadaşlarla buluşulan bir mekanda olsun, cilt rahatsızlıkları, dışarıdan görülen belirtilerin de çok ötesinde etkiye neden olan ciddi bir huzursuzluk kaynağıdır.1 Kronik spontan ürtiker (KSÜ) hastalarının %68’i, eskisinden daha az çekici olduklarını, %75’i ise ciltlerinin farkında olduklarını ve ondan utanç duyduklarını belirtmektedir.1 Sedef hastalarının %75’i kendilerini alımlı hissetmezken, %81’i utanç duymaktadır.2
Bu endişelerin tümü, pek çok kişide kendilerine neler olduğu ve bunun nedenleri konusunda merak uyandırmaktadır. Bu yüzden bu sorulara bazı cevaplar bulmak üzere arayışa girdik.
Öz farkındalıklı zihin
İnsan zihni ve nasıl çalıştığı yüzyıllardır araştırılmakta olan bir konudur ve içe kapanıklığın psikolojisi karmaşık bir konu olmasına karşın, iki basit ilkeye ayrılabilir:
- Başkalarının görüşlerine gerektiğinden daha fazla önem vermek. Bu, toplumsal çekingenliktir3
- Duygularınız ve kendinizle ve cildinizin sizi nasıl etkilediğiyle ilgili farkındalığın artması. Bu ise kişisel çekingenliktir.3
Bu iki ilke, birbiriyle kesişebilir. Cildinizin görünümü, hem vücudunuz hem de düşüncelerinize ilişkin öz farkındalığınızı (kişisel içe kapanıklık) artırabilir ve kalabalıkta göze batıyormuşsunuz (toplumsal içe kapanıklık) gibi hissettirebilir.
Öz farkındalığın bilimi
Kalın kumaşlar, uzun kollu giysiler ve ağır makyaj, cilt problemleri olan kişilerin ciltlerini diğer insanlardan saklamak için başvurduğu şeylerden yalnızca birkaçıdır.
İster işyerinde, isterse arkadaşlarla buluşulan bir mekanda olsun, cilt rahatsızlıkları, dışarıdan görülen belirtilerin de çok ötesinde etkiye neden olan ciddi bir huzursuzluk kaynağıdır.1 Kronik spontan ürtiker (KSÜ) hastalarının %68’i, eskisinden daha az çekici olduklarını, %75’i ise ciltlerinin farkında olduklarını ve ondan utanç duyduklarını belirtmektedir.1 Psoriazis hastalarının %75’i kendilerini alımlı hissetmezken, %81’i utanç duymaktadır.2
Bu endişelerin tümü, pek çok kişide kendilerine neler olduğu ve bunun nedenleri konusunda merak uyandırmaktadır. Bu yüzden bu sorulara bazı cevaplar bulmak üzere arayışa girdik.
Öz farkındalıklı zihin
İnsan zihni ve nasıl çalıştığı yüzyıllardır araştırılmakta olan bir konudur ve içe kapanıklığın psikolojisi karmaşık bir konu olmasına karşın, iki basit ilkeye ayrılabilir:
- Başkalarının görüşlerine gerektiğinden daha fazla önem vermek. Bu, toplumsal çekingenliktir3
- Duygularınız ve kendinizle ve cildinizin sizi nasıl etkilediğiyle ilgili farkındalığın artması. Bu ise kişisel çekingenliktir.3
Bu iki ilke, birbiriyle kesişebilir. Cildinizin görünümü, hem vücudunuz hem de düşüncelerinize ilişkin öz farkındalığınızı (kişisel içe kapanıklık) artırabilir ve kalabalıkta göze batıyormuşsunuz (toplumsal içe kapanıklık) gibi hissettirebilir.
Bu ilkeler endişelerinizin nedenini açıklıyor ancak, beyninizde bunlara yol açacak neler oluyor?
Öz farkındalıklı beyin
İnsanlar geliştikçe benlik duygumuz da ilkel öz bilinçten, bugünkü bilindik ve karmaşık öz farkındalık konseptine doğru gelişti .4 İnsanlar binlerce yıldır benliklerinin farkında olmalarına rağmen bilim adamları, beyinde bu duygulara yol açan şeyin ne olduğu konusundaki kararsızlıklarını sürdürüyor.
Beynin bir çok alanının, çekingenlik ve sosyal anksiyeteye öz farkındalık duygusunun oluşumunda rol aldığı düşünülmektedir ki bu da, utangaçlık ve sosyal anksiyeteye yol açabilir.5-9 Ancak, beyindeki, duygusal sistem (veya limbik sistem) ve davranış sistemi (veya frontal loblar) adı verilen iki spesifik bölgenin beyin aktivitesinin kilit merkezleri olduğu düşünülmektedir.10-11 Bu iki bölgede üretilen elektriksel aktivite daha sonra, algının meydana geldiği, beynin en dıştaki kıvrımlı bölgesine (serebral korteks7) doğru hareket eder ve bizler de öz bilinç adı verilen o bilindik duyguyu hissetmeye başlarız.12
“Araştırmalarda, beynin ön tarafında yer alan davranış sistemindeki, öz bilinç duygusunda rol alan spesifik sinirler tespit edilmiştir.”13,14
Araştırmalarda, beynin ön tarafında yer alan davranış sistemindeki, öz bilinç duygusunda rol alan spesifik sinirler tespit edilmiştir. Bunlar, çevremizdeki kişilerin eylemlerini ve yüz ifadelerini anlamamıza ve yanıt vermemize yardımcı olan 'ayna nöronlar’ ile öz-farkındalık hissinde rol oynayan (ve ayrıca von Economo nöronları olarak da bilinen) iğsi nöronlardır.13,14 Bu sinirler, fiziksel olarak diğer insanların yüz ifadeleri ile harekete geçebildiğinden, cildinize bakan bir kişi ile bunun sonucunda hissettiğiniz öz-farkındalık arasında bir bağlantı meydana getirebilir.
Pozitif öz-farkındalık
Öz farkındalık gerçekten moralinizi bozabilmesine karşın, her zaman kötü bir duygu değildir. Aynı zamanda pozitifliği de cesaretlendirebilir. Kendinizin ve duygu ve eylemlerinizin daha fazla farkında olarak sosyal olayların ne zaman gerisinde kaldığınızı fark edebilirsiniz. İşte, cildinize rağmen değişebilmenizi ve cıvıl cıvıl bir sosyal yaşantının tadını çıkarmanızı sağlayacak olan tek şey bu farkındalıktır.
Cilt rahatsızlığınızın duygusal ve zihinsel külfetini karşılamakta zorlanıyorsanız, doktorunuzla konuşmak, kişisel ihtiyaçlarınız için doğru öneriler almak ve destek sağlamak konusunda yardımcı olabilir.
Görüldüğü gibi, öz-farkındalık herkes tarafından yaşanan normal bir duygudur. Unutmayın, bazen aslında zannettiğiniz kadar da farklı değilsiniz!